Önceden şehrin sorunları ile ilgili yazı yazsaydık ilgilerden ertesi gün bir cevap gelir, ‘Konu şu aşamada, şöyle olacak, böyle olacak’ diye açıklama yapılırdı.
Çok şükür şimdi o da yok.
Kimsenin umurunda olmuyor ne yazık ki.
Şehrin sorunlarını hiç kimse üzerine almıyor.
*
Geçen hafta Sağlık kampusu inşaatının akıbetini sormuştuk.
Tam bir hafta geçti.
Sağlık Müdürlüğü yetkilileri dahil kimseden ses çıkmadı.
Ses çıkmamasını nasıl yorumlayalım;
Mesela şöyle mi diyelim,
‘Evet kardeşim yazdıkların doğu, Kampus inşaatı sizlere ömür’
Veya,
‘Sana ne kardeşim yazıp yazıp duruyorsun. Yapılır ve yapılmaz. Senin üstüne vazife mi?’
Başka daha nasıl yorumlanır bilmiyorum.
Ama nasıl yorumlanırsa yorumlansın ortada bir gerçek var,
O gerçeğin üzerine Başbakan’da basa basa konuştu ve Erzurum’da yapımı devam eden Hastane kampusu inşaatından bahsetti.
Yapılıyor dedi,
Yapılacak dedi…
Şimdi tekrar soruyorum;
Yapılacak mı?
Yoksa bu iş burada bitti mi?
*
Bizim işimiz bu tür sorunları sorgulamaktır.
Bu tür gerçekler bazı yetkililerin zoruna gidebilir.
Ama ne yapalım,
Yazmak zorundayız.
Kamuoyunu bilgilendirmek gibi bir görevimiz var.
Sorunları yazmak, aksilikleri ilgililere duyurmakla görevliyiz.
Biz işimizi yapıyoruz,
Ne derler,
‘işini yapmayan utansın’
*
Geçen hafta kaleme aldığımız ‘Uyan artık kış uykusundan Erzurum’ köşe yazısına yorumlarıyla destek verenler oldu.
Bundan şunu anlıyoruz ki,
Kamuoyu da şehrin sorunlarına sessiz kalındığı kanaatinde.
İstanbul Erzurum Dernekleri Federasyonu Başkanı Kenan Kağanaslan yaptığı yorumda bizim yazmadığımız şehrin birkaç sorununu da o dillendirmişti.
Kağanaslan da şöyle diyor:
‘Erzurum Doğu’nun Paris’i dediler uyuttular. Paris’in P.harfini bile göstermediler. Erzurum Doğu Anadolu’nun sağlık merkezi dediler, hastane kampusunu yediler. Trabzon - Erzurum hızlı tren yolunu 100/60 oy vermeyen vilayetlere çevirdiler. Kışın zor koşullarını yaşayan Tekman ilçesinin hastalarının at kızaklarında taşıtmaya mecbur ve devam ettirdiler. Üç buçuk saatlik karayolunu yarım saate düşürecek palandöken Tüneli’nin sözünü verdiler, devamı gelmeyince ilçede yerel yönetimi kayıp ettirdiler. Bizlerin derdi çok, daha yazacak çok şeyimiz var. Ben sizleri duyarlılığınızdan dolayı tebrik ediyorum’
Aslında tepki, yorum ne kadar çok olursa yetkilileri kış uykusundan uyandırmak daha kolay olur diye düşünüyorum.
*
Sorunları sadece biz dillendirmedik.
Sayın Başbakan’da Yakutiye Bölgesi’nde ki kentsel dönüşüm adı altında yapılan harabe görüntüyü dile getirdi.
‘Yıkmak kolay ama yapmak zor’ demiştik.
‘Tavuğun yoksa yumurtayı kırmayacaksın’ şeklinde ifadeler kullanarak, Yakutiye’de oluşan yıkık şehir manzarasını dile getirmiştik.
Bu düşünce ve görüşümüzü Sayın Başbakan’da doğrulamış oldu.
Erzurum gezisinde o yıkık, o harabeye dönen görüntüleri görünce çok sinirlendi
Erzurum’a gönderilen paraların hesabını sordu.
‘Bu ne iş. Buraları hemen yapın’ dedi.
Talimatı da Yakutiye Belediye Başkanına değil de Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’e verdi.
Ne yapsın Başbakan.
Sanıyor ki Erzurum’da işler tıkırında yürüyor.
5 yılda bir arpa boyu yol gidilememişse,
Şehir iyice harabeye dönmüşse,
5 yıldır bu işi beceremeyenlere değil,
Bu işi yapabilecek kişi olan Sayın Sekmen’e talimat vermesi kadar daha mantıklı ne olabilir ki?
*
Gönül arzu ediyor ki,
Sayın Başbakan her iki ayda bir Erzurum’a gelse.
Bu gelişi gibi yapılan programa uymayıp, kendi programını kendisi yapsa.
O zaman şehrin ne hale geldiği,
Sorunlarının neler olduğu daha çok net ortaya çıkacaktır muhakkak.
*
Şu günler vatandaşın dikkatini çeken bir gelişme var.
Vakıfların Cumhuriyet Caddesi’nde yaptırdığı AVM’nin en üst katında bir inşaat devam ediyor.
Vatandaş ‘Hayırdır arkadaş, neler oluyor’ diye soruyor.
Orası ihale ile işletmeye verildi.
Projesi belli.
İrtifası belli.
Eğer AVM’nin üzerine bir kat daha atma gibi bir eylem varsa o zaman ihale şartlarına ters düşülmüş olmaz mı?
İlgili belediyesi ‘Ne oluyor? Ne yapıyorsun’ diye sormaz mı?
Bunlar ne yazık ki gözden kaçmıyor.
Ve inşallah bal tutan parmağını değil, elini midesine indirmiyordur.
FACEBOOK YORUMLAR