Son günlerde ya ölüm oranlarında bir artış oldu,
Ya da daha çok ölen kişilerin çevremizden olması.
Çünkü son günlerde daha çok mezar, defin işlemleri, evinde ölen kişinin hangi morga konulacağı konuşulur oldu.
*
İnsanlar bu mevzuda sürekli İstanbul’u ve diğer bazı illeri örnek gösteriyorlar.
Ölen bir kişinin ölümünden defnine kadar Belediyelerin yapmış olduğu güzel çalışmalar anlatılıyor.
Ne deniliyor?
Belediyeye telefon edip cenazenizin olduğunu söylemeniz yeterli.
Sonrasını ilgili belediye görev belliyor ve ailenin bütün yükünü omuzlamış oluyor.
Cenazenin evden alınması,
Yıkanması,
Kefenlenmesi,
Mezara konulması,
Bu arada dini vecibelerin yine belediyece yerine getirilmesi de bir başka güzel davranış.
Bu hizmetlerin karşılığında herhangi bir ücrette yok.
Mezar ücretleri ise çok cüzi ve en az 10 taksit imkanı sunuluyor.
*
İnsanlar İstanbul’u, İstanbul Belediyelerini neden örnek gösteriyor?
Çünkü İstanbul’da verilen hizmetleri insanlar Erzurum’da alamıyor da ondan.
Erzurum’da yaşamakta, ölmekte pahalı bir iş aslında.
Mesela bir mezar yeri 2 bin lira.
Cenazenin bütün masrafları da aileye ait.
Erzurum’da güzel bir gelenekle komşu, eş, dost acılı ailenin bütün yükünü omuzluyor da şu an itibariyle şehirde bir sıkıntı görünmüyor.
Bu geleneğin yanında birde belediyelerimizin desteği olsa fena mı olur?
Bakın günümüzde bir çok semtte artık taziye verme de mekan sıkıntısı var.
Ben rastladım.
Adamlar evlerinin karşısında bulunan çay ocağını taziye yeri olarak tutmuşlar.
Bayanlar ailenin evinde,
Erkekler de çay ocağında taziyelerini veriyorlar.
Bu ne demek,
Artık günümüzde her semte bir taziye evi yapmayı gerektiriyor.
*
Bir başka önemli sorun ise evde ölen bir kişinin morga taşınması.
112 acil servis eve geliyor, hastaya müdahale ediyor.
Hasta evde vefat ediyorsa yapacakları bir şey yok.
Başsağlığı dileyip gidiyorlar.
Peki cenaze ne olacak?
Acılı ailenin cenazesini kim morga taşıyacak?
Varsa komşuları, akrabaları eve gelecek,
Cenaze battaniyeye sarılacak,
Morg bulunacak,
Yine komşu yardımıyla cenaze morga taşınmış olacak.
*
Bu işer kişinin başına gelmedikçe ne kadar zor olduğu belki bilinmeye bilir.
Ama ölüm herkes için.
O an insanın eli ayağına dolaşır.
Hele mesai saatleri dışında yaşanıyorsa bu tür olaylar insanlar daha çok çıkmaza girer.
Kimseleri bulmak zor inanın.
Kim kolaylaştıracak vatandaşın bu tür işlerini?
Elbette ki yerel yönetimler,
Yani Belediyeler…
İstanbul’da ki Belediyeler gibi olunacak.
Örnek alınacak.
Vatandaş sadece telefon edip durumu bildirecek hepsi o kadar.
Sakın olmaz demeyin,
İstanbul belediyeleri bu işi yapıyor da Erzurum neden yapmasın veya yapamasın.
*
Gerçi şu sıralar her şeyi Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’den insanlar bekliyor.
Kimle konuşsam,
Kime sorsam aldığım cevap şu:
‘Az sabırlı olun Mehmet Sekmen halledecek’
Bilmiyorum ki Sayın sekmenin elinde bir sihirli değnek mi var.
Erzurumspor’u kim kurtaracak?
Sekmen.
Rafineriyi kim getirecek?
Sekmen.
Şehrin içme suyunu kim çözecek?
Sekmen.
İstihdamı kim artıracak?
Sekmen.
Kentsel dönüşümü kim yapacak?
Sekmen.
Erzurum’da birinin ayağına çivi batsa, kim çıkaracak?
Sekmen,
Daha sayayım mı…
Yani anlayacağınız beklenti büyük.
Benim korkum ise Sekmen’in bir kurtarıcı olarak algılanması.
Böyle algılanırsa ki algılanıyor.
Birçok beklentiye çok tabi olarak cevap verilemeyebilir.
O zaman da şikayetler başlar Sayın Sekmen’den.
*
Belediyenin yapacağı işler var, yapamayacağı işler.
Kanunlar var,
Yetkiler var.
Her yetki Sayın Sekmen’de değil.
Öyle olsa,
Devletin diğer kurumlarına ne ihtiyaç var,
Valiye ne ihtiyaç var,
Milletvekillerine ne ihtiyaç var.
Bir şehrin gelişmesi bir bütün olarak ele alınmalıdır.
Herkes,
Vatandaşta dahil herkes elini taşın altına koymalı.
Ama Sayın Sekmen’de Kamuoyuna ‘Her şeyi yaparım, ederim ‘ gibi vaatlerin yansımasına engel olmalı.
*
Sözün başına dönecek olursak,
Cenaze işleri Belediyenin aslı görevidir.
Şöyle denir ya;
‘Bir kişi doğumundan ölümüne kadar belediyeyi ilgilendirir’ diye….
Gerçi bugüne kadar kimsenin cenazesi yerde kalmadı çok şükür.
Erzurum’un bu konuda ki duyarlılığı bu işleri sorun olmaktan çıkardı hiç şüphesiz.
Ama toplumsal yapı da yukarıda işaret etmek istediğim noktaya doğru ilerlemektedir.
Bunu da göz ardı etmemek gerek diye düşünüyorum.
FACEBOOK YORUMLAR