Esat Bindesen

Esat Bindesen


TUİK’in verileri Erzurum’u üzdü…

03 Ağustos 2014 - 14:50

TUİK resmi bir kurum.
Ekonomi, sosyal konular, demografi, kültür, çevre, bilim ve teknoloji alanları ile gerekli görülen diğer alanlardaki istatistiklerini derlemek, değerlendirmek, analiz etmek ve yayımlamakla görevli.
İşte bu TUİK Erzurum’la ilgili değerlendirmeler de bulunmuş
Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası Meclis üyesi Alparslan Dumlu da bu verileri kullanarak şehrin göç haritasını çıkarmış.

 

*

 

Çok güzel bir çalışma,
Erzurum’un fotoğrafını ortaya koymuş.
Kendiliğinden hiçbir şey eklememiş,
Yorum da yapmamış.
Sayın Dumlu resmi kurumun yapmış olduğu istatistiki bilgiyi kamuoyu ile paylaşmış.

 

*

 

Tabloya bakınca inanın bir Erzurumlu olarak insanın içi acıyor.
Bir zamanların Paris’i adıyla anılan,
Gerçekten Doğu’da merkez il statüsünü kazanmış olan Erzurum’un düştüğü bu tablo çok acı ve o kadarda düşündürücüdür.
Son 34 yılda hızla göç vermiş Erzurum.
Ve bu göç hızla da devam ediyor.
İşte Sayın Dumlu’nun TUİK raporlarından elde ettiği istatistiki bilgilerden bazı satırbaşları şöyle:
-1980'den sonra Erzurum sosyo-ekonomik nedenlerle hızla göç vermiş,
- Nitelikli göç veren Erzurum çevre illerden niteliksiz göç almış,
-1980 yılında ülkenin nüfus büyüklüğü bakımından 14'üncü büyük ili olan Erzurum nüfusunun 671 bin 718 olduğu, söz konusu göçün yaşanmaması halinde şehrin bugünkü nüfusunun 1 milyon 350 bine ulaşması gerekiyormuş,
-Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları'nın gerçekleştirildiği 2011'de yapılan yatırımlar ile şehirde göçün duracağı ve tersine göçün başlanacağı beklentisinin ise boşa çıktığına vurgu yapılmış,
-Erzurum'un 2012-2013 net göç hızının binde 21,4 olduğuna işaret edilmiş. Bu yıllar içerisinde şehrin çevre illerden 23 bin 398 göç aldı, buna karşılık 39 bin 997 kişi Erzurum'dan göç ettiği belirlenmiş,
-Şehrin, nüfus artış oranında ülke ortalamasının oldukça altında olduğuna dikkat çekilmiş. Buna göre, Şanlıurfa'da geçen yıl nüfus artış oranı binde 0,29, Kayseri'de binde 0,15, Erzincan'da binde 0,09 olurken Erzurum'da bu rakam binde 0,02 olarak gerçekleşmiş,
-2012 yılında satılan konut sayısı 2008'de satılan konut sayısından daha az,
-2008-2012 yılları arasında ülkede konut satışlarının düştüğü 5 ilden birisi maalesef Erzurum,
-Aynı şekilde ticaret ve sanayi yatırımlarında da değer kaybı yaşanacağı düşüncesi, yatırım yapması muhtemel kişileri engellemekte,
- Göç hızını etkileyen tüm bu unsurların sebebi ve sonucu kişi başına düşen yıllık gelirin düşüklüğüdür. -Ülkede kişi başına düşen yıllık gelir ortalaması 15 bin 137 dolar olmasına rağmen bu rakam Erzurum'da 7 bin 255 dolar olup, ülke sıralamasında 69. sıralamada yer almaktadır.
-Bu da yine Erzurum'un ülkenin en fakir illerinden birisi olduğunu göstermektedir.

 

*

 

İşte Erzurum’un geldiği nokta maalesef bu.
Kimse boşuna demiyor ‘Sahipsiz Erzurum’ diye…
Bu veriler uydurma değil,
Gerçek rakamlar bunlar.
Aldatmaca yok yani.

 

*

 

Ne yazık ki,
İktidar partilerine har zaman en fazla oyu da Erzurum vermiştir.
Ama ne yazık ki karşılığını alamamış bir şehirdir Erzurum.
Kamu Kurum ve Kuruluşların varlığı ile geçinen bir şehir,
Son dönemlerde de Türksel, Asis gibi asgari ücretle işsiz gençlere iş imkanı verdik diye ağzına bal çalınmış bir şehir Erzurum.

 

*

 

Tepkisiz şehir,
Hak ettiğini isteyemeyen,
Alamayan,
Bu manada ortaya tepki koymayan bir şehir Erzurum.
Çabuk inanan,
Çabuk kanan,
Çok çabuk kandırılan şehir Erzurum.

 

*

 

Bakın Erzurum şimdi hangi şehirlerle kıyaslanıyor,
Bingöl,
Muş,
Kars,
Sivas
Erzincan gibi illeri örnek gösteriyorlar.
Halbuki Erzurum şehirken,
Erzurum Paris iken,
Bu şehirler kasabaydı..
Erzurum’u gelin Kayseri ile,
Konya ile,
Eskişehir ile,
Gaziantep ile,
Bursa ile kıyaslayın.
Erzurum Türkiye’de bir zamanlar iller sıralamasında 5. İdi.
İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa ve sonra Erzurum geliyordu.
Peki şimdi?
Şimdi ise cevabını TUİK vermiş.
Nerelerdeyiz?

 

*

 

Amacım kötü tablo çizmek değil elbette.
Ama gerçek tablo da ortada.
Bu tabloya bu şehir nasıl geldi?
Kimi suçlayalım?
Kimden hesap soralım?
Bunları bir kez daha düşünelim ama,
Tepkisiz,
Sorgulamayan bir tavrımız var.

 

*

 

Sözün özü şu bence;
Kimsenin kafasını kırmayalım,
Üstünü başını da yırtmayalım ama,
Koyun da olmayalım…

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum