Henüz yeni aldım haberi. Büyükşehir Belediyesi eski Genel Sekreter Yardımcısı, BB Erzurumspor’un As Başkanlarından Ünsal Kıraç, Erzurum ile ilişkisini tamamen kesmiş. Bir süre önce oluşturulan Erzurumspor yönetiminden çeşitli gerekçelerle istifa edip ayrılan Ünsal Kıraç, yaş haddinden dolayı Büyükşehir Belediyesi’ndeki görevinden emekli olmuş, yeni dönemde başkan danışmanı olarak çalışmak istiyordu. 31 Mart’ta yapılan yerel seçimler sonrasında geldiği Erzurum’da Sekmen ile görüşen Kıraç’ın Başkanlık danışmanlığı da suya düştü, aldığım duyumlara göre Sekmen bu istediği kabul etmemiş.
Bunun üzerine Ünsal Kıraç, seçimin akabinde geldiği Erzurum’a bir daha dönmemek üzere veda etti. Biraz da 40 yıllık dava arkadaşı Sekmen’e kırgın ayrılaraktan.
Bana göre gerek Büyükşehir Belediyesi’nde ve gerekse BB Erzurumspor’da çok önemli işler yapan ve en azından ben de iyi bir yönetici izlenimi uyandıran ve artık İstanbul’da yaşayan Kıraç’a sağlıklı, mutlu yıllar diliyorum. Böyle bir vedayı da hakettiğine inanmıyorum. O’nu sadece yaptığı işler ile değil, bayağı bir hotulandığı yaka mendili ile de hep hatırlayacağız.. Bu benim son kararımdır.
……………….
Çok da öncesinde BBP adayının kazanacağı sıklıkla konuşulmuş olsun. Bir gerçek var ki yapılan Tortum ilçesindeki seçimi iktidar partisinin adayı kaybetti ve bu tam bir sürprizdi. AK Parti için ‘yenilgi’ olarak değerlendirilen bu seçimle ilgili tartışmalar bir hafta geçmiş olmasına rağmen halen daha devam ediyor. Bilhassa seçime 10 gün kala gerek AK Parti milletvekillerinin ve gerekse Büyükşehir Belediye Başkanının yoğunlaştığı Tortum’da ki seçim, genelde elde edilen başarıya sanki de gölge düşmüş görünüyor. Hiçbir AK Partili, il genelindeki yüzde 65’lik başarıya sevinemez , Tortum’u kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyor oldular. Çok yakın kaynaklardan edindiğim bilgilere göre Tortum ile ilgili şu iddialar var.
-Esasında öncesinde AK Parti’den aday adayı olan ama Ömer Hancı tercihi üzerine BBP’den aday olup kazanan Muammer Yiğider’i Mehmet Sekmen istemedi. İkili arasındaki kırgınlık ve kızgınlığın, bir önceki yerel seçimden kalma bir problem olduğu sanılıyor.
-Mehmet Sekmen aslında Özel Kaleminde görevli Lütfü İhsan Ünlü’yü Tortum’dan aday göstermek istiyordu ama AK Parti Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan bu isim veto yedi. Bunun üzerine bazı milletvekilleri VE İl Başkanın da de istediği Ömer Hancı başkan adayı yapıldı.
-Taa en başından beri eski Başkan Hasan Çakmak, AK Parti’nin aday olarak gösterdiği Ömer Hancı’yı istemiyordu ve adaylık sürecinde hep Muammer Yiğider’i destekledi. Hatta zaman zaman da AK Partili Hasan Çakmak BBP adayını seçim bürosunda ziyaret etti, olası tepkilere aldırış etmeden desteğini gösterdi..
-BBP adayının kazandığı Tortum’da ne var ki Büyükşehir’de Mehmet Sekmen’e en çok oy çıkarken, Tortumlu seçmenler BBP adaylarını değil de AK Parti adaylarını Belediye meclisine seçtiler..
İYİ Partililer kaybettiğini hangi sandıklar açıldığında anlamış?
Geride bıraktığımız mahalli idareler genel seçiminde yenilgiye uğrayan İYİ Partililer, bir dip dalga gelecek, Büyükşehir başta olmak üzere tüm ilçe belediyelerini alacaklarına dair bayağı bir ümitliydiler. Ama sandıklar açıldıktan sonra, özellikle bir bölgeden gelecek ilk sandık sonuçları onlar için çok önemliydi. Başta Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mahmut Uykusuz olmak üzere çoğu meclis üyesi adayı ve teşkilat mensupları, özellikle Atatürk Üniversitesi’nin sandık sonuçlarına yoğunlaştılar. Ancak daha açılan ilk sandıkta Cumhur ittifakının yüzde 60’a yakın çıktığını görünce, daha diğer sandıklara bakma gereği bile duymadılar. Daha önceki seçimlerde AK Parti’nin aleyhine seçim tercihleri ile bilinen Atatürk Üniversitesi kampüsü bu defa beklenti içerisindeki İYİ Partilileri ters köşeye yatırdı. Tüm sandıklar açıldığında Cumhur ittifaknaı yüzde 60 oranında bir oy çıkarken İYİ Parti’nin ve seçime bağımsız giren SP ve CHP adaylarının aldığı oy oranı ancak yüzde 40 civarındaydı. İYİ Partili bir Meclis üyesi ile dün konuştum, ‘’İlk sandıklardan hem de Üniversite’den Cumhur ittifakı çıkınca, emin ol durumu hemen anladık, daha diğer sandıkları merak bile etmedik’’ değerlendirmesini yaptı.
—
Kalamar hastası bürokrat!
TV programlarını ve gazetedeki haftalık yazılarını takip ettiğim ünlü gurme Vedat Milor, zevkler ve renkler kadar damak tadlarının da tartışılmayacağını söyler. Yerden göğe kadar haklıdır. Mesela Erzurum mutfağına bayağı bir uzak olan ve damak tadı bize pek yabancı olan kalamar, özellikle Türkiye’de sıklıkla rastlanan bir deniz canlısıdır ve bunun da bağımlıları olacaktır. Bu Erzurum’da da olacaktır, doğaldır da. Geçenlerde bir işadamını ziyaretine gittiğimde Erzurum’da ki çok önemli bir görevde bulunan bir bürokratın inanılmaz kalamar bağımlısı olduğunu öğrendim. İşadamımız, gittiği İstanbul’dan dönüşte o bürokratımız için uçak kargo ile 2 koli kalamar getirmiş. İşadamımız sürekli işinin olduğu her İstanbul dönüşünde o bürokratımıza o kalamardan getirirmiş. Her biri canlı kalamarlardan ne varki o bürokratımızın eşi pek memnun değilmiş. Çünkü onun tavası ve dolması pişerken bayağı bir koku oluyormuş ve o durum eşine bayağı bir eziyet veriyormuş!
—
Erzurumspor’da asıl atladığımız şu!
Bir kere şunu baştan söyleyeyim. Bu şehir bu süper ligi yolda bulmuştur. Bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda inanmışların aksine çok büyük bir çoğunluk takımın geçen sezon süper lige çıkacağına inanmıyordu. Açık konuşalım. İsim vermek doğru olmaz ama bu oldum olası inanmamışların içinde sadece taraftar yok, yönetici de vardı, futbolcu da. Her neyse. Bir şekilde ne oldu oldu, takım final maçında penaltılar ile de olsa süper lige çıktı. Hiç de hesapta olmayan bu başarı üzerine yönetim de elinden geleni yaptı, iç ve dış transferlerde bir takım hamleler yaptı. Doğru veya yanlış. Bir şekilde yeni bir takım oluşturuldu. Şunların gitmesi doğru değildi, şunların gelmesi yanlıştı diye şu an için bir değerlendirme yapmak çok da gerekli değil.
Hoş Erzurum yönetimi de ligde kalınsın diye bir kadro yapılanmasına gitti ve bu tamamen de iyi niyetli duygular ile yapıldı. Takımı süper lige çıkartan Mehmet Altıparmak ile lige başlanılması da daha önce de dedim, doğru bir hamleydi. Sorasında olmadı, kötü saha sonuçları karşısında Altıparmak ile vedalaşıldı, Mehmet Özdilek ile anlaşma sağlandı. Onunla da bir süre gidildi ve sonrasında o da başarısız olduğu için de yine iyi niyeti bir düşünce ile bir veda daha gerçekleşti. Bu defa Hamza Hamzaoğlu gibi doğru bir isimle el sıkışıldı.. Bence yönetimin de Hamza hoca tercihi doğruydu. Ama geçen süreç içinde görüyoruz ki o da olmadı.
………………
Süper ligde şampiyonluk da yaşamış olan Hamzaoğlu da yaraya merhem olamadı. Bu noktadan hareketle işi sadece hoca ve yönetime ya da futbolcuya yüklemenin doğru olmadığını düşünüyorum. Bana göre Erzurumspor eğer bu durumdaysa bunun sebebi kendi yetersizliği değildir. Bu duruma gelinmesinde diğer takımların da en azından Erzurumspor’dan iyi olduğu durumdur. Evet. Yazıyı uzattığımın farkındayım. Diyeceğim odur ki Erzurumspor ne kadar kötüyse rakipleri de o kadar iyi. Bana göre oynadığı futbol itibariyle küme düşmeyi hakeden hiçbir takım yoktur. Her bir takım da iyi takımdır ve bu iyi takımlar karşısında Erzurum’un bulunduğu yer çok da anormal değildir. Biz bu takımla ilgili eleştiri yaparken biraz da bu pencereden bakmalıyız diye düşünüyorum. Bugün hiçbir kimse bana süper ligde kötü takım gösteremez! Asıl atlanan bu olsa gerek! Matematiksel olarak halen daha Erzurum’un ligde kalma umudu var ve bu konuyu ilerleyen günlerde sıklıkla konuşacağımızı sanıyorum, nokta!
NOT: Son bir şey daha.. Erzurum takımında teknik kapasitesi yüksek oyuncu sayısı sınırlıyken, diğer takımlarda bu sayı sizce de biraz daha fazla mı ne?
—
Tamam, inandık, kapatıyorsunuz!
Bu fotoğrafı dün öğlen saatlerinde gördük, çektik. Cumhuriyet Caddesi’ndeki bir mağaza sahibi, işyerinin kapatılacağını bu ilginç afiş ile ilan etti. Belki sadece KAPATIYORUZ diye yazı yazmaları ilginç gelmeyebilir size. İlginci bu duyurunun üzerindeki ‘Gerçekten’’ ifadesi. ‘’Yalan söylemiyoruz. Gerçekten kapatıyoruz’’ denilen ilan, sadece bu ilginçliği ile değil, son yıllarda ekonominin kötü gidişini de anlatan bir ilandı, bilin istedik..
—
Rektör oğlu da Meclis üyesi!
Yapılan yerel seçimlerde Erzurum’da meclis üyesi olanlardan biri de rektör oğlu. Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ömer Çomaklı’nın oğlu Sefa Nur Çomaklı da AK Parti’ye başvuruda bulunmuş, meclis üyesi adayı edilmişti. Adaylığı kabul edilen ve ilk sıralarda meclis üyesi adayı gösterilen Çomaklı da seçmenlerin oyu ile seçildi, meclis üyesi oldu. AK Partili Palandöken Belediye Başkanı Avukat Muhammet Sunar’ın listesinden meclise giren Sefa Nur Çomaklı da başkan gibi Avukat. Aynı zamanda Çomoğlu Derneği Gençlik Komisyonu Başkanı da olan Avukat Sefa Nur Çomaklı’nın meclise oluşturulacak etkili komisyonlarda da görev alması bekleniyor.
FACEBOOK YORUMLAR